Alt yüz burun alt sınırından çene altına dek uzanan yüzün üçte bir alt kısmını tanımlar. Estetik olarak boyunla birlikte değerlendirilir. Yüz kemikten deriye 5 ayrı katmandan oluşur. Yüzün bazı bölümlerinde kemikten deriye dek uzanan sıkı tutucu bağlar bulunur. Zamanın ve yer çekiminin etkisiyle yumuşak dokular aşağı ve yana doğru yer değiştirir. Bahsi geçen tutucu bağları olduğu kısımda gevşeme olmaz ve bu bağların arasından yumuşak dokular sarkar. Bunun alt yüzde meydana gelmesiyle ‘bulldog deformitesi’ olarak da bilinen çene kenarlarından yanakların aşağı doğru taşması görülür. Ayrıca yüz oval görüntüsünü kaybeder ve kareleşir. Dudak köşelerinin de aşağı doğru yer değiştirmesiyle mutsuz ve sinirli bir görüntü oluşur. Kadınlarda bu görünüm ‘maskülen’ algılanmaya neden olur. Erkekler yaşlandıkça daha erkeksi göründükleri için deformite belli bir noktaya ulaşana dek ‘karizmatik’ olarak algılanma şansına sahiptirler. Alt çene kemik yapısı ne kadar belirgin ve güçlü ise yumuşak dokuları yukarıda tutma kapasitesi o kadar yüksektir. Böylece yüzün yumuşak dokuları daha geç sarkar ve yaşlanmanın etkileri daha geç ortaya çıkar. Yakın zamana kadar kadınlar tarafından oval bir yüz yapısına sahip olmak arzulanırken günümüzde belirgin ‘jawline’ yani çene hattına sahip ve bir dereceye kadar maskülen görünmek moda olmuştur.
Alt yüz ve dudakların görünümünde dişlerin çok büyük etkisi bulunmaktadır. Diş yapısı düzgün ve sıralı olmayan kişilerde yüzeysel dokulara ne kadar müdahale edilirse edilsin yetersiz kalacaktır. Arzu edilen estetik görünüme kavuşmak için önce dişlere müdahale edilmesi gerekebilir
Alt yüz germe cilt ve altındaki yüzeyel yumuşak dokulara müdahale edilerek yapılır. Ameliyat öncesi alt ve üst çene kemiklerinin ve dişlerin birbirine göre pozisyonu öenmlidir. Bazı hallerde kişilerin önce kemik yapıların düzeltilmesi, çene cerrahisi açısından değerlendirilmesi gerekebilir. Dişlerin pozisyonlaması iyi sadece kemiklerde yetersizlik söz konusu ise implant, dolgu ve yağ enjeksiyonları ile kemik yapının belirginliği desteklenebilmektedir. Çene ucu çok önde veya geride ise düzeltilebilmektedir.
Kişinin anatomic özelliklerine bağlı olmakla birlikte alt yüz ve boyun bölgesi genellikle 50 yaşından sonra farkedilir şekilde sarkmaya başlar.
Alt Yüz Germe Nedir?
Alt yüz germe mimic kaslarının da içinde bulunduğu yüzeyel tabakanın ve cildin ayrı katmanlar halinde daha yukarı ve yana doğru konumlandırılaraktespit edilmesi ve fazlalıkların alınması işlemidir. Böylece çene hattı toparlanır ve belirginleşir, ağız köşesi yeniden konumlandırılır, fazlalık ve sarkmış olan cilt alındığı için kırışıklık görüntüsü azaltılmış olur. Yüz ovali yeniden belirginleşir, üzgün kızgın ve erkeksi görünüm azaltılmış daha canlı genç ve feminen bir görünüm elde edilir.
Alt Yüz Germe İşlemleri Nasıl Yapılır?
Alt yüz germe, kulak ön tarafından başlayıp kulak arkasına dönen bir kesi ile girilerek yapılır. Genellikle boyun germe ile birleştirilerek yapılır. Bu durumda kesi saç içine doğru bir miktar daha uzatılabilmektedir. Sadece cildi gererek yapılabilir ancak bu şekilde kalıcılığı genellikle tatmin edici olmaz. Mimik kaslarının da içinde bulunduğu cilt altı yüzeyel tabakayı da altındaki dokulardan tamamen ayırmadan bir takım cerrahi yöntemlerle germe ve sonrasında cildin gerilip üzerine örtülmesi ile yapılan operasyonlar daha başarılı olmaktadır. Daha da derin planan inilerek bahsi geçen yüzeyel tabakayı alttaki dokulardan tamamen serbestleyerek yapılan işlemler en tatmin edici sonuçlara ulaşılmasını sağlamakla birlikte bu tabakadan yüz sinirinin dalları geçtiği için kalıcı sinir hasarı riski söz konusu olmaktadır. Sinirlerin etkilenmesi genellikle geçici olmakla birlikte derin plan yüz germelerde kalıcı etkilenme söz konusu olabilir.
Ameliyat kulak önünden kulak arkası ve saç içine uzanan bir kesiyle yapılır ve oluşan izler kalıcıdır. Ancak yüz bölgesi vücudun diğer alanlarına göre daha iyi iyileşir ve yaklaşık 1 yıl sonra izler belirginliğini kaybeder. Ancak sigara içenlerde ve şeker hastası olanlarda uç damarlar etkilendiği ve doku kanlanması bozulacağı için ameliyat sonrası iyileşmenin gecikmesi ve izlerin belirgin kalması durumları söz konusudur.
Alt yüz yüzün en geç sarkan bölgesi olduğu için alt yüz ve boyun germe ameliyatları genellikle diğer operasyonlara göre daha ileri yaşlarda uygulanmaktadır. Yaş ilerledikçe eşlik eden sistemik hastalıkların görülme olasılığı artar. Özellikle yüksek tansiyonu olan kişilerde ameliyat sonrası kanama ve buna bağlı olarak kanamanın olduğu alandaki ciltte kan dolaşımının bozulması söz konusu olabilmektedir. Yüz kanlanması çok iyi olan bir organdır. Bu durum hızlı ve güzel iyileşme ve enfeksiyon riskinin azalması açılarından avantaj olmakla birlikte kanama riskinin fazla olması nedeniyle risk teşkil eder. Yüksek tansiyon açısından ameliyat öncesi değerlendirme gerekebilir. Ameliyat sonrası giderek artan kanama durumunda hastanın yeniden ameliyathaneye alınarak kanamanın cerrahi olarak durdurulması gerekebilir.
Alt yüz sarkması çok ileri seviyede değilse kalıcı veya geçici iplerle askılama işlemleri oldukça başarılı sonuçlar verebilmektedir. Alt yüzü çok baskın olmayanlarda dolgu ve yağ enjeksiyonları ile çene hattının belirginleştirilmesi ve ameliyatın ötelenmesi mümkündür. Ancak alt yüze dolgularla çok fazla müdahale edilirse alt yüz baskın hale geçer ve normal olmayan ‘müdahaleli’ bir görünüm ortaya çıkar. Ayrıca daha sinirli ve erkeksi bir görünüm elde edilmiş olur.
Alt Yüz Germe Hangi Amaçlar ile Yapılır?
Alt yüz germe, aşağı ve yana doğru sarkmış olan yumuşak dokuların yukarı doğru konumlandırılarak daha feminen, genç ve canlı bir görünüm elde etmek amacıyla yapılır. Çene hattı belirginleştirilir. Ayrıca ağız köşeleri yukarı doğru yer değiştirdiği için daha mutlu bir görünüme ulaşılması hedeflenir. Genellikle boyun germe ameliyatı ile birlikte yapılarak gıdı ve boynun da daha genç görünmesi sağlanır. Cilt de aynı seansta gerildiği için kırışık ve sarkık görünüm azaltılmış olur.
